Trading Stratejileri – İşlem Türleri

Teknolojinin ve iletişim imkanlarının gelişmesiyle, finansal piyasalara ilgi duyan insanların sayısının giderek arttığını savunabiliriz. Hatta bunu söyleyebilmek için istatistiklere referansta bulunmamıza bile gerek olmayabilir. İşyerinizde, yaşadığınız çevrede, gittiğiniz bir etkinlikte ya da herhangi bir ortamda birazcık girişken davranıp “piyasa hakkında ne düşünüyorsun” gibi bir konu açma cesareti gösterebilirseniz, hemen herkesin bu konuda bir fikri olduğunu; insanların önemli bir kısmının da bazı ürünlere yatırım yapmış olduğunu duyabilirsiniz.

Bugün bir hisse senedi yatırımı yapabilmeniz için, yerinizden bile kalkmadan yetkili aracı kurum üzerinden online yatırım hesabı açmanız yeterli.

Forex, altın, hisse senetleri ya da CFD ürünlerini alıp satan yatırımcıların kullandıkları farklı trading stratejileri bulunur. Her gün milyonlarcasının akın ettiği borsalarda, bazı yatırımcılar orta ve uzun vadede kendilerine yüksek kazanç getirmesini umdukları yöntemlere ilgi duyarken, bazıları ise daha kısa vadeli işlem stratejilerine yönelerek daha sık aralıklarla kar elde etmeye çalışırlar.

Kısa vade için açılan işlemler, aynı gün içinde ya da en fazla birkaç haftalık dönem içinde açılıp kapanan pozisyonlar anlamına gelir.

Orta vadeli alış satış işlemleri, birkaç haftadan birkaç aya kadar sürebilen dönem içinde gerçekleşir.

Son olarak uzun vadeli işlemler, yatırım yapılan menkul kıymetlerin aylarca hatta yıllarca elde tutulması anlamına gelir.

Her işlem türünün kendine özgü avantajları bulunur. Seçilen trading stratejisinin olumlu sonuç üretebilmesi, stratejinin belirlenen periyot içindeki performansı kadar yatırımcısının eğilimlerine, kazanç ve risk beklentilerine de bağlıdır. Bu makalede, daha isabetli yatırım kararları alabilmenize ve işlemlerinizden kazanç elde etmenize yardımcı olabilmek adına, borsalarda yatırımcılar tarafından en çok kullanılan işlem stratejilerinden bazılarını inceleyeceğiz.

Piyasalarda işlem yapan çok sayıda yatırımcının bulunması, finansal varlıkların fiyat hareketlerinde, birtakım tahmin edilebilir davranış kalıplarının oluşması sonucunu doğuruyor. Aslına bakarsanız teknik analizin temelinde yatan şey de budur. Özellikle aktif trading stratejilerini benimseyen yatırımcılar, fiyat hareketlerinin bu davranışlarını yorumlamak kaydıyla, doğru zamanda pozisyona girmek ve çıkmak üzerine bir yöntem izlerler.

Aktif trading; bir hisse senedi ya da finansal enstrümanın kısa vadeli fiyat hareketleri üzerinden kazanç elde etmeyi hedeflediği için, “piyasayı yenme stratejisi” benzetmesi yapılabilir. Aktif bir şekilde işlem yapan yatırımcılar, doğru yerden pozisyona girebilmek ve pozisyondan zamanında çıkabilmek için teknik analiz metotlarına sıklıkla başvururlar. Ayrıca aktif yatırımcılar, günlük borsa ve haber takibine için fazlaca vakit ayırmak durumundadırlar.

Yatırımcılar, kendileri için en uygun olduğunu düşündükleri işlem stratejilerini kullanırlar. Özellikle piyasalardaki deneyimi fazla olmayan bir yatırımcı iseniz, bu stratejiler arasındaki farkları öğrenmeniz faydalı olacaktır.

Day Trading (Gün İçi İşlem)

Day Trading; dilimize günlük işlem ya da gün içi işlem şeklinde tercüme edilebilir. Kısada vadede yüksek kazanç fırsatı barındırdığı için borsada en çok kullanılan, aynı zamanda da en riskli işlem stratejilerinden birisidir. Adından da anlaşılabileceği üzere Day Trading, finansal varlığın gün içindeki fiyat hareketleri esnasında alış satış yaparak kar elde etmeye çalıştığınız bir yöntemdir.

Day Trading’i diğer kısa vadeli yatırım stratejilerinden ayıran şey; açılan pozisyonların aynı gün kapatılıyor olmasıdır. Bir Day Trader, pozisyonunu ertesi güne taşımaz. Karını ya da zararını kabul ederek gün sonunda işlemlerini kapatır.

Acemi bir yatırımcıysanız, gün içi işlem sizin için uygun olmayabilir. Özellikle volatilitesi yüksek, riskli birtakım finansal yatırım ürünlerine ilgi duruyorsanız, kaldıraçlı işlemlerden uzak durmanız ve piyasalarda yaşanacak fiyat hareketlerini bünyenizde sindirebilecek ölçüde deneyim kazandıktan sonra Day Trading yapmanız önerilir.

Position Trading

Position Trading; dilimize pozisyon işlemi ya da pozisyon ticareti biçiminde tercüme edilebilir. Orta vadeli bir işlem stratejisi olan Position Trading, günlük fiyat hareketlerinin görmezden gelinerek trend analizine odaklanılan bir yöntemdir. Bu yüzden de bazı analistler bu yöntemi, aktif yatırım stratejilerinden birisi olarak görmez.

Position Trading stratejisini benimseyen yatırımcılar (position traders), işleme giriş ve işlemden çıkış noktaların belirlemek için yoğun bir biçimde teknik analiz kullanırlar. Bu yöntemde, fiyattan ziyade trendin yönü doğru tahmin edilmeye çalışılır; böylece piyasanın hem aşağı hem de yukarı yönlü hareketlerinden kazanç elde edilebilir. Bu stratejiyi uygulamayı seçen yatırımcılar, genellikle trendler belirginleştikten sonra işleme girmeyi ve trendler kırıldıktan sonra işlemden çıkmayı tercih ederler.

Finansal varlığın geçmiş dönemdeki fiyat hareketlerinin incelenmesi, işlem hacimlerinin takip edilmesi, MACD, RSI, hareketli ortalama gibi değerlerinin analiz edilmesi başarılı bir işlem (position trading işlemi) yapmak için belirleyici olacaktır.

Swing Trading

Pek çok analiste ve yatırımcıya göre, uygulaması en zor işlem stratejisi olduğu değerlendirilen Swing Trading; dilimize salıncak işlemi ya da salıncak ticareti biçiminde tercüme edilebilir. Swing Trading, periyot olarak, Day Trading ile Position Trading arasında bir yerde konumlandırılabilir ve yine orta vadeli bir işlem stratejisi olarak ele alınabilir. Adından da anlaşılabileceği üzere, piyasaların bir salıncak gibi sallandığı, volatilitenin çok yüksek olduğu dönemlerde, yönü doğru tahmin etmek üzerine kurulu bir trading stratejisidir.

Bir trend çizgisi artık ömrünün sonuna geldiğinde ya da yeni bir trendin oluşmaya başladığı dönemlerde yatırım ürünlerinin fiyat hareketleri daha dalgalı bir seyir izler. Swing trading stratejisini benimseyen yatırımcılar (swing traders) genellikle bu noktada oyuna dahil olurlar. Çünkü yüksek volatilite onların en iyi dostudur. Bir yatırım ürününün fiyatı ne kadar hareketli ise, eğer yönünü doğru tahmin edebiliyorsanız o ölçüde yüksek kazanç elde edebilmeniz de mümkün olacaktır.

Swing trading stratejisi uygulamak isteyen yatırımcılar, fiyatların sakin seyrettiği ya da belirli bir yönde ilerlediği piyasa koşullarından hoşlanmazlar. Bu yatırımcılar hem temel hem de teknik analize büyük bir önem vermek durumundadır.

Scalping

Scalping; en hızlı, ek aktif işlem stratejisi olarak betimlenebilir. Bu özelliği ile Day Trading stratejisinin bir alt kategorisi olarak da değerlendirilebilir. Scalping; işlem yapılan yatırım ürününün, alış ve satış fiyatları arasında oluşan (Bid price – Ask Price) boşluklardan yararlanmayı temel alır. Bir menkul kıymeti satın aldıktan kısa bir süre sonra, alış fiyatı + spread hesaplanarak daha yüksek bir noktada satış yapılır ve kâr elde edilir. Scalping; çok kısa hatta anlık bir işlem stratejisi olduğundan, işlem başına kar miktarı ile beraber riski de son derece düşüktür. Scalping işlemleri genellikle birkaç dakika içinde ya da en fazla birkaç saat içinde kapatılır.

Scalping stratejisini izleyen yatırımcılar (scalpers), herhangi bir trendin ortaya çıkmasını ya da kırılmasını beklemezler. Hatta temel ve teknik analiz metotlarından yoğun biçimde faydalandıklarını dahi söyleyemeyiz.

Scalping yapan yatırımcılar, yüksek hacimli işlemlerden ve büyük fiyat hareketlerinden uzak dururlar. Bununla birlikte likiditesi yüksek piyasaları ve yatırım ürünlerini tercih edeler; böylece çok sayıda küçük işlem açıp kapatabilirler. Açılan bu çok sayıda işlemden bir kısmı zarar ile sonuçlanabilir ancak önemli olan gün sonunu karlı bir biçimde tamamlamaktır.

Seçilen yatırım ürünü de işlem yapılan aracı kurum platformu da scalping yapan yatırımcılar açısından önemli olacaktır. Scalping işlemi, doğası gereği yüksek spread ve komisyon oranlarıyla yan yana gelemeyecektir. Spread ve aracı kurum komisyon oranları ne kadar düşük ise scalping yapmak isteyenler için o kadar uygun bir ortam var demektir.